Kayıtlar

Uyanmak

Resim
Biraz önce uykudan uyandım ve Şuan öylesine yoğun duygular içerisindeyim ki, düşünüyorum ama ifade edecek cümle bulamadım. Sanki uyanmışım da herkes uyuyor gibi, Bu duygular zaman zaman bazen yaşıyorum, çocukluğumda da yaşıyordum, özellikle uykudan uyandığımda, Bir anda yaşlanmış gibi , çok yoğun hüzün ve pişmanlık hissediyorum, tüm varımı yoğumu sevdikleri me vermek istiyorum , tebessüm ediyorum hiç gülemiyorum ve hiç kimseye kırılamayacak halde oluyorum, tüm şakalar komiklikler hiç çizilmemeş kağıt gibi boş geliyor, etkilenmiyorum, ölen insanları hatırlıyorum, Tabiri uygunsa bir anda değişiyorum, aslında ben bu duyguları yaşarken nasıl hissediyorum diye sorsanız tek kelime ile cevap veriyorum; Erdemli, yada şöyle diyebiliriz gün geçirmiş devran sürmüş. Sanki idamı bekleyen topluluktaymışım gibi, insanlar gözümde çocuklar gibi , biraz sonra idam olacaklar ama onlar bunun farkında değil ve oynuyorlar, onlar canımı acıtsa veya güldürmek isteseler tebessüm ediyorum, b

Ne yapmalıyım ?

Resim
Ne yapmalıyım ? Bu yazıyı okumaya başlıyorsan lütfen yarım okuma, normal de yazıları konuşmamı kısa tutarım ama bu sefer bu yazıyı özetleyecek söz cümle bulamadım, söylenecek söz insanlarda nefreti uyandırmasın veya karamsar yapmasın yada ruhsuz vesaire  ne bileyim nasıl ifade edeyim bilmiyorum ki, evet hayatta berbat şeylerin olduğunun zaten farkındaydım ama bilmek, görmek, hissetmek, yaşamak, hepsi farklı şeyler, bunu yaşayarak öğrendim.. Bugün internette arakanda bir çocuğu lastik terkerleğin içinde diri diri yakıyorlarken gördüm, kalabalık izliyordu, keşke orada olsaydımda benide yaksaydılar , insan yapar mı böyle bir şey bıraktım hayvanlar bile yapar mı vesaire.. öyle bir nefretle doldum ki vesaire hissettiklerim bir yana hala ne desem yapsam diye düşünerek yazıyorum çünkü bir şeyler yapmalıyım, bir daha olmasın, belki bir şeyler yapabiliriz, bu yazıyı da bu yüzden yazıyorum.. O zaman başlayalım, ilk olarak insan kavramı ile başlamam gerektiğini düşünüyorum ama buradan

İçim içime sığmıyor..!

içim içime sığmıyor.. ne güzel cümledir bu, söylemek bile heyecan verici , bu cümle üzerine ebediyen konuşa bilirim, çoşkuyu en iyi ifade eden cümle, gelin size neden içim içime sığmıyor onu açıklayayım ama uyarıyorum anlattıklarımdan sonra sizinde içiniz içinize sığmazsa bu çok ağır gelebilir, Öncelikle şunu hatırlamalısınız biz varız, bu hayat rüya bile olsa var olduğumuz gerçeğini değiştirmez, işte tüm olay var olduğumuz gerçeğini anlayınca başlıyor sonra zaman kavramını fark edince olay bambaşka boyuta geçiyor , zaman kavramını kavramak bize o inanılmaz gerçeği öğretiyor heyecanın doruk noktası bundan sonra içim içime sığmıyor, evet neyden bahsettiğimi anladınız ölümden yani sondan bahsediyorum, evet ölüm deyip geçmeyin bu hayatı pahabiçilmez yapan gerçek, her ne kadar bu bizi üzsede hayatımızı bu denli değerli olduğunu fark etmemizi sağlıyor, evet toparlayacak olursak içim içime sığmamasına sebep olan o üç kelime; var, zaman ve ölüm.. Anlatması bile bu denli heyecan

Yaşadığım zorluklar

Resim
Bunu yazmamda ki amaç hayatımda ki zorlukları anlatmak çünkü bunlar benim için kazanç.. Doğuştan dmd hastası olduğum için normal insanlara göre güçsüzüm, ilginç bulmuşumdur hep, bu hastalıkla doğmamıza rağmen gelişim gösterip zorda olsa ortalama 8 yıl yürüyebiliyoruz, normale göre güçsüz olduğum içinmidir bilmiyorum ama ben bu durumun hep farkındaydım (ailem 7 yaşımda öğrendi) bu yüzden korkak olarak görüldüm, güç gereksinimi olan şeylerden uzak duruyordum, top, ebelemece, yarış vesaire oynamazdım, saklambaç oynardım ondada ebe olduğumu hiç hatırlamıyorum, arkadaşlarım oldu ama misafir arkadaşlığı kadar yakın çünkü yaşıtlarım çocuktu ve ben her konuda geride kalıyordum, bende onlarda arkadaş olmak istesek de ufak şakalarda bile düşüyordum, 7 yaşındayken 2 yaşındaki çocuğun düşürmesinden korkuyordum, sonuç olarak sadece uzaktan izlemeyi severdim, hala dahil olamasam da insanları koşarken oynarken izlemeyi seviyorum tiyatro gibi benim için, anlatmadığım çok şey olsa da o dönem

Sonsuz

Resim
Sonsuz Düşündükçe çıldırasıya çoşuyorum harika mükemmel.. Zaman = sonsuz sayı = sonsuz Bilgi = sonsuz Küçülme = sonsuz Büyüme = sonsuz İleri = sonsuz geri = sonsuz Renk = sonsuz Duygu = sonsuz ses = sonsuz vesaire, Bir saniyede kaç an var dır ? cevap:  sonsuz Bir yağmur damlası kaç parça ya bölüne bilir? cevap: sonsuz sonsuz olmayan ne vardır? cevap yine sonsuz a çıkıyor.. Yazacak çok şey var ama sizi çok sıkmak istemiyorum..

İyi insan olmak

Resim
En büyük hayalim dünyanın gelmiş geçmiş en iyi insanı olmak, peki nasıl? ne yapmalıyım nasıl olmalıyım? ne gerekiyor? Kendimce cevaplar bulsamda cevaplar yetersiz, Önce iyi ne demek ? Sözlükte ki anlamını vesaire bunları size bırakıyorum, Bana göre doğru kabul ettiğim, faydalı olan zararsız, İyi insan olmak ise Kibirli, bencil ve mermatsiz olmayan, Erdemli, merhametli, alçak gönüllü, mütevazi, fedakar, iyi niyetli, cömert, olan. Bunları saymak kolay, Bana göre iki tür iyi insan vardır, Birincisi doğal saf iyi insan , doğuştan iyidir. İkincisi isteyen insan, iyi olmak için çalışır. Birinci zaten doğal, Asıl önemli olan ikinci, iyi bir insan olmanın en önemli kısmı istemektir. İnsan isteye dursun bak neler oluyor, İstedikten sonra en önemli kısmı kendimizi tanımak kötü yönlerimiz ile hesaplaşma, kendi vijdanımıza bakmak, insanların değil kendi kusurlarımızın farkında olmak vesaire.. bir misal, yemek yiyorduk bir yemeğin içinde çok hoşuma giden ve canım acayipte çeken b

Etkilemek

Resim
Etkilemek  Her ne yaparsam yapayım yaptıklarımdan korkuyorum, insanları kötü yönde etkilemek istemiyorum, çünkü şunu çok iyi biliyorum ki biz insanlar ayna gibiyiz etkileniyoruz ve etkiliyoruz, aynadan daha ileriyiz ayna ışığı yansıtırken biz benziyoruz. Kendime bakıyorum ve çevreme, çevreme benzediğimin farkına vardım, çevremde bana benziyor, işin en ilginç yanı ise şu şekilde örneklendireyim, misal; anneye karşı nefret etmeme sebep olacak bir kitap okuduğum zaman azda olsa bakışaçım değişir ve anneye ön yargı oluşur, üstelik bu olayın en ilginç yanı bunu bilmemize rağmen engellememiz imkansıza yakındır. Etkilenmek demişken medyaya değinmeden olmadan olmaz,  Medya demişken sadece yazılı ve görsel demek noksan olur, bunun en önemli olanı dedikodudur, evet dedikodu şaka yapmıyorum, konuşmak , fark ettim ki ben dahil hepimiz bunun kurbanıyız, insanların bu denli nefret dolu olmaları en güzel örnek budur.  Nefret demişken bu etkilenmemin kötü olduğu anlamına gelmez,  Ayrıca etkil